Bir Yıla Genel Bakış

Merhaba arkadaşlar,

Bu yazı yayınlandığı saatte, bu blogdaki ilk yazımı yazmıştım.O yazıda kendime dedim.Başka blog işi yok.Doğrusu 2-3 farklı site işiyle daha uğraştım; fakat bu blog sebebiyle fazla önem vermedim.

Bu yazıyı yazdıktan sonra yine bi tasarım değişikliğine gideceğim. Gitmek istiyorum. Bir şeyleri bozmayalım da.

Biraz dolandım yazılar arasında bence epey az yazmışım. Olanların birkaç tanesi de reklam zaten. Hiçbir işe yaramayan... Hata etmişim paylaşmakla. Aceleci olmamak lazımmış. Kırık linkler, çöpe gitmiş resimlerle karşılaştım. Onlara da çeki düzen lazım.

Neyse biz istatistiklere geçelim. Pek ilgi çekmez heralde. Kendim için arşiv olsun.


1-Alexa Değerleri

Alexa Değeri
 Epey düştü yazı yazmayınca tabi.Halbuki nasıl sevinmiştim 1 milyonun altına yaklaşmaya başlayınca.9 tane de dış link bulunmakta.

Sitemi geliştirdikten sonra konuk yazarlık işine de bir bakmak istiyorum.Hem biraz daha tanınmış oluruz, hem de kalıcı okur sayımız artmış olur.
9 Dış Link





2-Gösterimler

7566 Sayfa Gösterimi
7566 sayfa gösterimi.Tabiki tekil tık sayısı değil bu.Olsa daha iyi olurdu.


Kayıtlar






Kayıtlara baktığımızda bir şarkı sözünün kitlesinin ne kadar büyük olduğunu görebiliyoruz. Şu anda incelediğim kadarıyla gündeme dair noktalarda daha çok yoğunlaşmalar oluyor.

Genel sorunlara da değinmek lazımmış.

Biz en iyisi yine istediğimizi yazalım.













Kısacık ilk yazımı okumak isterseniz TIKLAYINIZ



Merhaba arkadaşlar, Bu yazı yayınlandığı saatte, bu blogdaki ilk yazımı yazmıştım.O yazıda kendime dedim.Başka blog işi yok.Doğrusu 2-3 fa...

Yuvarlak Tepsi

"İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya" demiş Necip Fazıl.

7 milyar insan var bu yuvarlak TEPSİde. Kimisinin üzerinde çay içilmiş ,kiminde kahve, kiminde gazoz. İçerlerken dökülüvermiş kimi zaman bunlar. Keklerin kırıntıları yağmış insan üzerine. O çayın döküldüğü yerdeki insanlar için için yanmış. Kola dökülen için için erimiş. Kimisine sigara basmışlar üzeri dumanlı, ciğeri soluk.

Yuvarlak tepsi



Konuşamamış insan. Hırçınlaşmış. En kötü durumda kendilerini görüp diğerlerini ezmeye çalışmış. Bu her devir böyle devam etmiş. Bu sefer iyice susmuş insan. Ta ki son çayın suyu kaynatılana kadar.

Bağırmış bu sefer. Seslenmiş. Fakat diğer insan artık onu duymuyormuş. Körelmişler iyice, yıpranmışlar.

Sesler kesilmiş bir gün. Daha bir şey olmayacak derken... Artık birbirlerini ayırmaya başlamışlar. Çaycılar, kekler, kolalar, kahveler...

Bu sefer birilerinin onlardan zengin olduğunu söyleyip dururken ve ezildiklerini iddia ederken onlar da ezmişler.

Zaman da geçip duruyormuş.

Bunlar böyle devam ededursun. Bir sallantı olmuş. Yuvarlak "tepsi"leri hareket ediyormuş. Birden sesler kesilmiş. En doğu en batıyı arar olmuş. Tabii ki bulamamış. O anda birbirlerini merak etmişler. Bu son düşünceleriymiş çünkü aynı su hepsini silip süpürmüş.


"İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya" demiş Necip Fazıl. 7 milyar insan var bu yuvarlak TEPSİde. Kimisinin üzerinde çay...